Sabah uyandığımda telefonumda bir otopark hazinesiyle karşılaştım. En yakın arkadaşım, ailesinin evinin otoparkında gördüğü bir 911 Targanın fotoğrafını paylaşmıştı. Fotoğrafa bakıp otomobilin hikayesine dair bir takım teoriler düşündükten sonra, kendi karşılaştığım otopark hazinelerini düşündüm. Otopark hazineleri hiç beklemediğiniz bir anda karşılaştığınızda sizi anında mutlu eden otomobil ve motosikletlerdir.
Karşılaştığım otopark hazinelerinin değer açısından zirvesinde Gayrettepe Metro otoparkında yıllarını geçirmiş Lamborghini Diablo var. Türkiye’de Titan saadet zinciri olayıyla gündeme gelen Diablo çocukluğumda odamı süsleyen poster otomobillerinden olduğundan, o otomobille ilgili yüzlerce teori ürettim. Bu yüzden bilen varsa gerçek hikayesini dinlemek isterim.
Terkedilmiş Jaguar XJS yazının devamında anacağım otomobillerden daha değerli olmasa da kesinlikle daha nadir. Özellikle terkedilen aracın V12 motorlu olması da hazinenin değerini arttırıyor. 20 yıldan daha uzun süre üretimine devam edilen XJS, tam bir klasik olan E-type’ın yerini almış bir otomobildi. Jaguar XJ temelli araç şahsen en sevdiğim lüks spor otomobillerden biri. Sanırım kendini terk ettirecek kadar sorunlu olabilir.
İkinci jenerasyon S Klasse olan W126, sevdiğim Mercedes-Benz’lerden biri olmasa da nedendir bilinmez en çok terkedilen Mercedes-Benz olabilir. Özellikle Taksim‘deki TRT binasının altında yer alan otoparkta birden fazla terkedilmiş W126 gördüğüme eminim. Zihnim bu otomobillerin mafyalarca nakit ve değerli emtia saklamak için kullanıldığına dair teoriler üretiyordu.
Kadıköy’de Süreyya kat otoparkında girişin altında branda ile örtülü duran Renault Clio temelli yarış otomobilleri ise terkedilmiş olmasalar da otoparka görmekten mutluluk duyulacak otomobiller arasında yer alırlar. Umarım daha sonra pist veya parkurlara dönmüşlerdir.
Bir arkadaşımın evinin otoparkında gördüğüm Caterham 7, günlerce hayallerimi süslemişti. Kendimi körfez pistinde Caterham’ın direksiyonundan hayal etmek oldukça keyifliydi. Ülkemizde de birçok sezonda Caterham Cup düzenlendiğinden çok da nadir olmamaları gerektiğini ve daha sık karşılaşmamamız gerektiğini düşünüyorum.
Cevahir Otel’in otoparkında karşılaştığım siyah Mercedes-Benz SL W113 (Pagoda) ise gerçekten iyi bakılan bir otopark hazinesiydi. Umarım temizlendiği kadar sık güneşe çıkabiliyordur. Aynı dönemde aracımı hergün parkettiğim Beşiktaş’taki kat otoparkında duran ilk jenerasyon Tofaş Kartal’da hafızamda önemli bir yere sahip.
Eğer zihninizde iz bırakan bir otopark hazinesiyle karşılaştıysanız, siz de paylaşabilirsiniz.
Koşuyolu’nda Doğan Otomotiv’in eskiden Tofaş FIAT bayii vardı Ortadoğu Otomotivdi ismi. Oradaki otoparkta hiç jelatini açılmamış Şahinler vardı.
Cok guzel bir noktaya parmak
basmissiniz, kim bilir su anda klasik veya hazine olacagini dusunemedigimiz veya sezinleyemedigimiz
ne araclar var?