Kaykay Meselesi

Fotoğraf: Tesla Inc.

1970’li yıllarda Amerikan gençliğini etkisi altına alan kaykay, bir tahta bir düzleme (deck) monte edilmiş iki (trucks) dingil ve bunlara bağlı dört tekerlekten (wheels) oluşan oldukça basit bir makinedir. Kaykaylar geleceğin otomobilleri olarak lanse edilen elektrikli otomobillere olan benzerlikleriyle dikkat çekiyor.

Bugün otomobilleri incelediğinizde iyi ve daha iyi otomobiller arasındaki farkı motor ve vites kutusu başta olmak üzere bir çok farklı aksamdan ileri geldiğini anlayabilirsiniz. Ancak elektrikli otomobiller söz konusu olduğunda bu farkı kaykayın yarattığını görebilirsiniz. Yukarıdaki fotoğrafta görebileceğiniz yanındaki Penny Board’la büyük benzerlik taşıyan Tesla şasesi aslında günümüzde üretilen tüm yeni nesil elektrikli otomobillerin temelini oluşturuyor. Bu tasarım kaykaydaki tahtanın yerini almış pil düzlemi ile ağırlık merkezinin çok alçak olmasını sağladığından neredeyse tüm elektrikli otomobillerin sürüş karakteristiklerinin başarılı olmasının ardındaki ana neden.

Otomobil üreticileri kaykaylarının boyunu uzatarak otomobillerine hacim ve menzil katarken, kullanacakları motor sayısıyla otomobillerinin güçlü ve daha güçlü versiyonlarını yapabilecekler. Üstelik onlar bunu yaparken, adını yazarken dahi heyecanlandığım E30 M3’ün dört silindirlisi namı değer S14 ve benzerlerinin yollardan yavaşça silinmesine şahit olacağız. İşte bu noktada cevap verilmesi gereken soru, dünyanın en iyi kaykayının E30 M3’ün yerini tutup tutamayacağı olacaktır. Belkide Mert’in bu haftaki yazısında söylediği gibi gelecekte in-app purchase ile tarihe yön vermiş belirli otomobillerin sürüş keyfini satın alabiliriz.

Fotoğraf: BMW AG

Ancak, bu hafta otomotiv basınında manşetleri süsleyen kaza haberi kaykayların ne kadar tehlikeli olduğunun da bir göstergesi. Haberde özetle, otonom sürüş kapasitesi bulunmamasına rağmen inatla otonom sürüş özelliği öne çıkarılarak pazarlanan bir Tesla’nın şöför koltuğu boşken yoldan çıkıp bir ağaca çarptığı ve iki yolcusunun vefat ettiği yazıyor. Kaykaydaki pillerin kaza etkisiyle alev alması sonucu (piller akaryakıttan daha yanıcı) çıkan yangının 87.000 litreden fazla su ile söndürüldüğü bilgisi de haberde yer alıyor.

Söz konusu kaza “Autopilot” özelliği olmayan geleneksel hiçbir otomobille asla yaşanmayacağı gibi, kaza sonucunda büyük bir yangın çıkması ihtimali de çok düşük olacaktı. Ancak zaman değişti, artık düşük hızlı kazalarda bile kaykay zarar görünce tamir edilebilirliği en azından benim için bir soru işareti. Hatta basit onarımların da bayi ağı olmayan Tesla sahipleri için problem olduğu biliniyor.

Otomotivin geleceği disütopik bir romana benziyor. Olsun, biz olmayan özellikleri satın almaya, hatta aracımızda bulunan özellikleri bile üzerine ödeme yaparak kullanmaya hazırız. Sonuçta 2+2=5.